top of page
1.NİÇİN RESİM?
Resim yapmak, ruhu arındırmanın en güzel yolu; resim yaparken kimseyi kandırmıyorsunuz, yapmacıklık yok, ikiyüzlülük yok, küçük çıkar hesapları yok. Kendiniz ve vicdanınızla, başbaşasınız. Belki çoğu kimseyi kandırabilirsiniz ama tualinizi asla. Çünkü o bir yerde ruhunuzun aynasıdır.
Resim çalışmalarımı, haftada 5 günümü dolduran kimyasal üretim işinden arta kalan zamanlarda, akşamları ve hafta sonları büyük bir tutku, sabır ve inatla yürütmeye çalışmaktayım. Bir anlamda bu iki uğraş, birbirini tamamlıyor; gündüz üretim işinde çalışırken, o akşamki resim çalışmam için gözlerimi ve kafamı dinlendiririm. Akşam resim yaparken de, günlük işim için vücütça ve kafaca dinlenir, günlük işimdeki sorunları daha sağlıklı bir şekilde analiz eder ve bir sonraki gün yapacaklarımı tasarlarım. Bir anlamda, birbirine tamamen zıt bu iki uğraş, birbirini bütünler ve yaşamımı bu döngü içinde sürüp gider...
Her nasılsa bazı mekanlar bana, elektrikle yüklüymüş hissi verip, tüylerimi diken diken ediyor ve bende o mekanla ilgili dayanılmaz bir resim yapma arzusu uyandırıyor; insanların önünden her gün farketmeden geçtikleri bu mekanları tuvale aktarıldıktan sonra görenler, “Her gün önünden geçtiğimiz bu yeri nasıl olur da bugüne kadar farketmemişiz” diye hayrete düşüp “Falanca yerin de resmini yapsana, biz oraya bugüne kadar senin gözünle bakmamıştık” gibi önerilerle geliyorlar. Bu durumda kendimi bir aracı gibi görüyorum. İnsanlara kendi gözümden birşeyler aktarabiliyor, biraz , birşeyleri farkettirebiliyorsam, ne mutlu bana...
Her akşam yatmadan önce kendime “Bugün resim için ne yaptın?” diye sorarım. Eğer zorunlu şartlardan dolayı, nadiren o gün elime boya bulaşmadan yatıyorsam, o günü yaşanmamış bir gün sayarım.
2.NASIL RESİM?
Bir resme başlarken önce sanatçı gözüyle, neyi, nasıl yapacağıma, neleri kadraja alıp, neleri kadraj dışında bırakacağıma, yaratacağım atmosfere karar veririm. Bunu “YARATICILIK AŞAMASI” olarak adlandırıyorum. Bu kararı verdikten sonra, geriye resmi, bir cerrahın ya da bir saat ustasının soğukkanlılık, sabır ve titizliğiyle duygudan arınmış bir durumda, tamamen mekanik olarak, tamamlamak kalır. Bunu da “ÜRETİM AŞAMASI” olarak adlandırıyorum.
Senede ancak 8 resim tamamlayabilmekteyim; bu da ortalama 1,5 ayda 1 resim demektir. Başka bir işle uğraşmıyor da olsam, daha fazla üretebileceğimi sanmıyorum. Fazla sergi açmamış olmam konusuna gelince, bir sergi hazırlığına harcanacak zaman, emek ve enerjiyi, fazladan bir resim tamamlamaya harcamayı, daha doğru buluyorum.
Yusuf Özsarfati
Ağustos 2008
bottom of page